12 Temmuz 2012 Perşembe

Doğru beslendiği zaman insan ne kilo alır ne de yalnızlık çeker ;)

"Yalnızlık berbat" dedi bir arkadaşım. Düşündüm gerçekten berbat mı diye yalnızlık denen şey. Galiba nereden baktığına bağlı bu biraz da. Bana göre yalnızlık berbat değil ama tehlikeli. Uzun süre yalnız kalıyorsa insan ve alışıyorsa kendi başına mutlu olmaya, hayattan tat almaya kısacası alışıyorsa yalnızlığa, biriyle birlikte olma ihtimalini azaltıyor. Bir yanı deli gibi isterken hayatı paylaşmayı bir yanı korkuyor ve reddediyor. Genelde de bildiği, özlediği insanla paylaşmak istiyor insan hayatını, yalnızlığını. Yeni biri düşüncesi bile ürpermesine neden oluyor insanın. Hele bir de belli bir yaşa ve tecrübeye sahipse insan işler daha da bir zorlaşıyor. 

Ben de sıkılıyorum zaman zaman yalnızlığımdan. Bu sıkılma anlarım da genelde keyfimin bozuk olduğu zamanlara denk geliyor ne hikmetse :) Hayatımda ters giden bir şey olmadığında aklıma bile gelmiyor yalnız olduğum. Çünkü aslında yalnız da değilim. Beni anlayan ve seven bir ailem ve dostlarım var hayatımı paylaştığım. Tek başıma da keyif alabiliyorum çünkü hayattan zorluklarıyla başa çıkabildiğim gibi. Ama bunu bilmeme ve hayatın öğretmesine rağmen ne zamanki bir şeyler ters gitmeye başlıyor işte o zaman yanımda omzuna yatıp ağlayabileceğim, kendimi kollarında güvende hissedebileceğim "onu" istiyorum yanımda. Herhangi birini değil sadece "onu". O çok sevdiğim, yanında kendimi güvende hissettiğim, birlikteyken bütün sıkıntılarımı unuttuğum adamı istiyorum. Sanki o gelse her şey bitecekmiş, düzelecekmiş gibi... 

İnsan hayatından memnunsa, aklında sürüyle tilkisi yoksa dert etmez yalnızlığını. Besleniyordur çünkü işiyle, sevdikleriyle. Ya iş hayatın ya da özel hayatın iyi olacak derim ben kendi hayatımı ve tanık olduğum diğer hayatları düşündüğümde. Çünkü benim işim iyiyse ve tatmin ediyorsa beni hem maddi hem manevi, bağlı değilsem ayağımda prangalarla bankalara, yastığa başımı koyduğumda düşünmüyorsam "ne yapacağım" diye sıkmaz yalnız olmak canımı. Ama bütün bunlar varsa hayatımda yastığa başımı koyduğumda "ulan bir sürü derdim var çözümlenmeyi bekleyen bari bir de onsuz olmasaydım!" diyorum. 

Yani bence kişisel tatmini sağlayabiliyorsa insan işinde, aşında, uğraşında hayat her haliyle güzel ve yaşanılası oluyor. Kendini doyurabiliyorsan yaptıklarınla, yaşadıklarınla ne aklına geliyor ne de canını sıkıyor yalnızlık (onsuzluk)...

Ve yalnızlığın bir de iyi bir yanı var görmekten kaçındığımız belki de farkına bile varmadığımız; yalnızlık insanın kendisiyle buluşmasıdır... Ve sırf bu sebepten  "berbat" bir şey olmamayı hak ediyor bence. Kendine, içine dönüp saklı kalan, üstünü itinayla örttüğün gerçeklerle yüzleşmek ve hatalarını bulmak için bundan daha güzel bir fırsat var mı? 


2 yorum: