Galiba insanı ilişkinin bitmesinden ziyade giden ya da geride bıraktığı insanla aynı duyguları taşımadığını görmek üzüyor. Her ilişki de bir seven (hoşlanan) bir de çok seven taraf vardır. Genelde de ilişki bittikten sonra seven (hoşlanan) taraf hayatına kaldığı yerden hatta bu ayrılık, bu ilişki hiç yaşanmamış gibi devam eder, çok seven taraf acılar içinde kıvranıp "ben nerede hata yaptım?" diye kendini sorgularken. İşte tam da bu noktada devreye girer kafanın içini ve kalbini kemiren o huzursuzluk.
Bu noktada giden ya da kalan olmanın çok da bir önemi yoktur aslında. Önemli olan ilişkinin diğer tarafıyla aynı duyguları taşımıyor olmaktır. Nedense insan aynı duyguları taşıdığını düşündüğünde kendini daha iyi hisseder, yalnız olmadığını düşünür. "Evet, ben çok üzülüyorum ama o da üzülüyor, bitmesi gerekiyordu ve bitti" der ve bu düşünce ayrılığa, acıya katlanmasını kolaylaştırır. Ama duygular aynı değilse, bir taraf acı çekerken diğer taraf hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam ederse çok seven taraf için sorgulama dönemi başlar ki en boktan süreçtir, çevresindeki herkese cümleten bir geçmiş olsun demek gerekir. Zira bu, teselli süresi uzayacak demektir. Sorular gelir peşi sıra; "ben bu haldeyken o nasıl olur da hiç üzülmez?" "madem vazgeçmek, unutmak kolay o zaman ben neden yapamıyorum?" "o beni hiç sevmemişken ben neden onu bu kadar çok sevdim?" "ben uyurken bile onu düşünürken, özlerken o nasıl olur da beni hiç aklına getirmez?" "çekip gitmek bu kadar kolaydı neden onca zaman yanımdaydı?" diye. Bir taraftan ilişkinin bitmesine üzülürken bir taraftan da kendini sorgulamaya, o çok sevdiği kişiyi yerden yere vurmaya, suçlamaya başlar. Dün canı olan bir anda düşmanı oluverir. Sevgisi, kızgınlığa ve nefrete dönüşür zamanla. Hem kendini hem karşısındakini suçlar.
Oysa durum baştan beri çok nettir. Ortada ne bir suç ne de bir suçlu vardır. Bir taraf sevme hakkını kullanmışken diğer taraf bu hakkını saklı tutmuştur. Üstelik bunu ilişki yaşanırken de belli etmiş, sinyallerini vermiştir; "ben de seni seviyorum ama duygularım senin kadar güçlü değil" demiştir aslında açık açık. Yani aslında birlikte yürünürken de ayrıdır yollar ama diğer taraf, çok seven taraf olmakla meşgul olduğu için bunları görmemiştir bile...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder